Doğanın sıcaklığını ve estetiğini evlere taşımanın en etkili yollarından biri olan traverten mobilyalar, iç mekanlarda modern şıklığı ve doğal zarafeti bir araya getiriyor. Travertenin kendine özgü güzelliği ve dayanıklılığı, iç mekana sofistike bir atmosfer katıyor.
Traverten, uzun yıllardır mimari ve dekorasyon dünyasında tercih edilen bir malzeme. Sıcak tonları, eşsiz damarları ve doğal dokusuyla traverten, her mekana sofistike bir hava katıyor. Son derece dayanıklı bir doğal taş olan travertenle üretilen masa, sandalye, sehpa ve diğer mobilyalar uzun yıllar ilk günkü görünümlerini koruyor. Pek çok kullanıcı ve tasarımcı için travertenin uzun ömürlülüğü, kalıcılık ve sürdürülebilirlik anlamına geliyor. Bu sayede traverten mobilyalar sadece geçmişte değil günümüzde de popülerliğini koruyor. Bu sayımızda traverteni en sade halinde kullanarak mobilyaya dönüştüren Giobagnara tasarımı Galipoli, Emmanuelle Simon tasarımı Baba, Sarah Kueng- Lovis Caputo tasarımı “Half Way to the Universe”, Christophe Delcourt tasarımı Bao ve Joris Poggioli tasarımı Petra’nın yanı sıra traverteni metalle, ahşapla birleştirerek mimarlıktan ilham alan Andy Kerstens tasarımı Rift, Robert Cheng tasarımı “Brewin” ve Dan Yeffet tasarımı “Tracks”ı sizler için derledik.
.
GALIPOLI
Kariyerine moda sektöründe başlayan Stéphane Parmentier’in Giobagnara ile işbirliği sonrası kutular, kasalar, masaüstü nesneler, depolama üniteleri, tepsileri, mumluklar ve vazolardan mobilya ve deri süslemelere kadar çok sayıda parçadan oluşan yeni bir koleksiyon tasarladı. Geleneği, estetik mirası ve modernliği harmanlayan Stéphane Parmentier’in, Osso Traverten kullandığı Puglia koleksiyonu içerisindeki Gallipoli, travertenin iç mekan mobilyalarında ne kadar estetik ve sade formlarda kullanılabileceğini gösteriyor.
.
.
RIFT
Andy Kerstens tasarımı “Rift’’, yapı ölçeğinde detaylara sahip masa, kahve sehpası ve banklardan oluşuyor. Tasarımını, taşın ağırlığını azaltarak ve çoğaltılmış, abartılmış unsurları ortadan kaldırarak minimal bir varlığa dönüştüren Krestens, kolay hareket ettirilebilir ürünler ortaya çıkarmış. Gri ve kahve tonlarındaki travertenin, ahşap ve masif pirinçten işlenen metalle birleşimi, seriye endüstriyel bir hava katmış Tasarımda bulunan vidalar ve civatalar gibi gizli yapı parçaları paslanmaz çelikten üretilmiş.
.
.
BREWIN
Robert Cheng “Brewin” koleksiyonunda, Singapur’daki siyah beyaz kolonyal evlerden esinlenmiş. Tasarımcı bu koleksiyonu “Eden” isimli bir konut için özel olarak geliştirmiş. Koleksiyonun içerisinde traverten sehpaların yanı sıra, mermer raflar ve doğal malzemenin devamlılığını sağlamak adına ahşap tasarımlar yer alıyor. Robert Cheng, traverteni konutun farklı bölümlerinde yapı malzemesi olarak da kullanarak tamamen ortak dilde bir tasarım anlayışı geliştirmiş.
.
.
BABA
Emmanuelle Simon tasarımı Baba koleksiyonu, kıvrımlı ve yuvarlak formlarla karakterize edilmiş. Koleksiyon; masa, kahve sehpası, ve koltuktan aydınlatmaya kadar uzanan geniş bir ürün yelpazesine sahip. Formun malzemeyle etkileşimi, iç mekana net bir duruş getiren tasarımlara olanak tanımış. Travertenin ana malzeme olduğu Baba koleksiyonundaki tüm tasarımlar, konfor ve iyi tanımlanmış çizgileri hassas bir şekilde bir araya getiriyor.
.
.
HALF WAY TO THE UNIVERSE
İsviçreli tasarımcılar Sarah Kueng ve Lovis Caputo tarafından tasarlanan “Half Way to the Universe Travertine Stool”, İtalyan traverteniyle üretilmiş bir tabure. Kueng Caputo koleksiyonuna ait bu parça, travertenin formla birleşmesiyle prekognitif bir tasarım sergiliyor. Doğal taşı bir sanat eserine dönüştüren tabure, sade ve net çizgilerin zıtlık oluşturan yaratıcı form ve iskeletinin hassas birleşiminden oluşuyor. Tabure, işlevsel bir mobilya olmasının yanı sıra tasarımcılarının tarzını da açıkça ortaya koyabilen karakterize bir ürün olmayı başarıyor.
.
.
TRACKS
Dan Yeffet tasarımı “Tracks” traverten ve ahşap arasında çarpıcı bir el ele tutuşma. “Tracks”, çabadan arınmış; düzen, zaman ve kullanımın getirdiği ihtiyatla her türlü dekoratif etkiyi barındıran bir bank olarak tasarlanmış. Tasarım, bir kahve sehpasına dönüşebilecek veya iki ayrı tabure olarak kullanılabilecek şekilde düşünülmüş. Bu çok işlevli mobilya, ceviz ve travertenin iç içe geçmesiyle biçimlendirilmiş. Kendisine ait ritmi olan “Tracks” canlı ve pratik kullanıma uygun olarak tasarlanmış.
.
.
BAO
Christophe Delcourt tarafından Collection Particuliére için tasarlanan Bao, masif Bej Roma traverteninden oyulmuş bir kahve sehpası. Bao sehpa, güçlü silüetini tek parçadan kesilmiş bir malzeme bloğu olmasıyla kazanmış. Delcourt’un monolitik, kinetik ve esrarengiz olarak tanımladığı “Bao”, formu ve traverten kullanımıyla, öze yani ilkel olana dönüşü simgeliyor.
.
.
PETRA
Joris Poggioli tasarımı Petra, Eden Paradiso villasına özel olarak travertenden üretilmiş. Tasarımcı bu seri için şık ve maskülen formlu mobilyalar tercih etmiş. Petra’da maskülenite, sadelik ve ölçülü süslemelerle azaltılmış ve bu sayede her bir parçanın dokunsal yönü de ortaya çıkarılmış. Tasarımcı Petra’da cömert oranlar, cezbedici formlar ve grafiksel kombinasyonlar yaratmış. Her insanın bağ kurabileceği bir hikaye anlatırken aynı zamanda işlevsel bir çekicilik de sunması gerektiğini düşünerek tasarladığı Petra, yekpare formu ile travertene farklı bir bakış açısı katmayı başarıyor.
.
..
Editör: Simay Sevimbige Yüksek İç Mimar | Doktora Adayı